Limited şirketler, esas sermayesi belirli ve paylara bölünmüş olan, borçlarından yalnızca malvarlığıyla sorumlu bulunan şirketlerdir. (TTK 573/1) Ortaklar, ortaklık payı aracılığıyla şirkete sahiptir ve şirketin karını paylaşırlar. Türk Ticaret Kanunu 135. Maddesi hükmünde genel manada kavramları ele almıştır buna göre;

Ortak                    : Limited Şirketlerin ortakları,

Ortaklık payı         : Limited Şirketlerdeki esas sermaye payını,

Yönetim Organı    : Limited Şirketlerde müdür veya müdürleri,

Şirket sözleşmesi  : Limited şirketlerde şirket sözleşmesini,

Limited Şirketlerde Ortaklar, şirket borçlarından sorumlu olmayıp, sadece taahhüt ettikleri esas sermaye paylarını ödemekle ve şirket sözleşmesinde öngörülen ek ödeme ve yan edim yükümlülüklerini yerine getirmekle yükümlüdürler (TTK m. 573/2).

Limited şirketler kuruluş, tescil esasları ve asgari sermaye tutarı sebebi ile ülkemizde en çok tercih edilen sermaye şirketlerinin başında gelmektedir. Limited şirketin yönetim organı olma sıfatına haiz olan müdürler, kanunda veya şirket esas sözleşmesinde genel kurula özgülenmemiş yönetime ilişkin tüm konularda karar almaya ve bu kararları icra etmeye yetkilidirler. Bu yönüyle şirketin hem yönetim hem de yürütme organı olma özelliği gösterirler. Anonim ortaklıklardan farklı olarak Limited şirketlerin müdür bulundurması zorunludur.

MÜDÜRLERİN ŞİRKETE SADAKAT YÜKÜMLÜLÜĞÜ

Şirketin icra organı sıfatına haiz olan müdürlerin 6102 sayılı TTK hükümleri uyarınca şirket ile rekabet etmeleri sınırlandırılmıştır. Buna istinaden şirket esas sözleşmesinde müdürlere açıkça yetki verilmediği sürece; müdürlerin şirket ile rekabet etmeleri sonucunda ortakların azil isteme hakları olduğu gibi şirket tüzel kişiliğinin doğrudan sorumluluk teorisine, ortakların ise dolaylı sorumluluk teoremine göre haksız rekabet eden müdürden dava yolu ile tazminat talep etme hakları SAKLIDIR.

TTK 626 Maddesi müdürlerin özen ve bağlılık yükümü ile rekabet yasağına ilişkin hususları düzenlemiştir.;

‘ Müdürler ve yönetimle görevli kişiler, görevlerini tüm özeni göstererek yerine getirmek ve şirketin menfaatlerini, dürüstlük kuralı çerçevesinde, gözetmekle yükümlüdürler. 202 ilâ 205 inci madde hükümleri saklıdır. Şirket sözleşmesinde aksi öngörülmemiş veya diğer tüm ortaklar yazılı olarak izin vermemişse, müdürler şirketle rekabet oluşturan bir faaliyette bulunamazlar. Şirket sözleşmesi ortakların onayı yerine ortaklar genel kurulunun onay kararını öngörebilir.  Müdürler de ortaklar için öngörülmüş bulunan bağlılık borcuna tabidir’ 6102 SAYILI TTK 626

Anılan rekabet yasağı, müdürler kurulunun tüm üyeleri için geçerli kılınmıştır. Rekabet yasaklarının amacının ise, şirketin ticari sırlarına vakıf olan yöneticilerin, şirketle rekabete edip, şirket menfaatlerini zarara uğratmasını önlemek olduğu genel olarak kabul edilir.

TTK 626. Madde hükmü anonim şirketlerin yetkilileri için kanunlaştırılmış olsa da TTK’da Limited şirketler adına düzenlememe yapılmadığı hallerde Anonim ortaklıklar için açıkça belirtilen hükümlerin kıyasen Limited şirketleri içinde kullanılabileceği hususu ÖĞRETİDE KABUL GÖRMEKTEDİR.

Açık kanun hükmüne göre, müdürlerin dürüstlük kuralına aykırı şekilde yetkilisi oldukları şirket ile rekabet etmeleri ve 4. Fıkrada açıkça atıfta bulunulan ‘müdürler de ortaklar için öngörülmüş bulunan bağlılık borcuna tabidir’ hükmü gereğince TTK 613. maddesinde yollama yapılmıştır. Bahse konu kanun maddesinde;

‘(2) Ortaklar, şirketin çıkarlarını zedeleyebilecek davranışlarda bulunamazlar. Özellikle, kendilerine özel bir menfaat sağlayan ve şirketin amacına zarar veren işlemler yapamazlar. Şirket sözleşmesiyle, ortakların, şirketle rekabet eden işlem ve davranışlardan kaçınmak zorunda oldukları öngörülebilir’  6102 SAYILI TTK 613/2

 

Yukarıda izah edildiği üzere TTK 613 VE 626 Madde hükümleri emredici hüküm vasfında olmayıp, şirket esas sözleşmesi ve genel kuru kararı ile aksine hüküm kararlaştırılabileceği dolayısı ile ortaklara – müdürlere rekabet izni verilebileceği açıktır.

REKABET YASAĞININ KAPSAMI

Rekabet yasağının kişi bakımından kapsamının belirlenmesi noktasında ise, TTK m. 626 hükmünün, eski TTK’dan farklı olarak, limited ortaklığın tüm müdürlerini kapsar şekilde kaleme alındığı görülmektedir. Dolayısıyla yeni TTK’ da müdürlerin, ortak sıfatına haiz olup olmaması veya ortaklar kurulu kararı ya da şirket sözleşmesiyle atanmış olması arasında bir ayrım yapılmadan, rekabet yasağına tabi oldukları kabul edilir (1). Müdürler bakımından kanunen getirilmiş olan rekabet yasağının, görev süresi ile sınırlı olduğu kabul edilir. Dolayasıyla, görev süresi sona eren müdürler bakımından, rekabet yasağının devamının tesisi, ancak yeri, süresi ve konusu bakımından esaslı noktaları amaca uygun nitelikte belirlenmiş olan bir sözleşme ile mümkün olabilir (2).

MÜDÜR OLMAYAN ORTAKLAR KAPSAMINDA YASAK

Müdür sıfatına sahip olmayan ortaklar bakımından, kanunî bir rekabet yasağı düzenlenmediğinden, şirket sözleşmesiyle de böyle bir yasak açıkça öngörülmemişse, müdür olmayan ortakların rekabet yasağına tabi olmadıkları kabul edilir. TTK m. 613/2’nin gerekçesin de açıkça ifade edildiği üzere bağlılık yükümlülüğünün sınırı rekabet yasağıdır. Dolayasıyla, şirket sözleşmesinde ortaklar bakımından açık bir yasak düzenlenmemiş ise, ortakların şirketle rekabet eden işlemleri, bağlılık yükümlülüğüne aykırılık kapsamında değerlendirilemeyecek, diğer bir değişle sırf bağlılık yükümlülüğünden hareketle ortakların rekabet yasağına tabi olduğu sonucuna varılamayacaktır.

HAKSIZ REKABET EDEN MÜDÜRE KARŞI DAVA HAKKI

TTK 626  ve kıyasen uygulanacak 613. Madde hükümlerine riayet etmeyen müdürler için, TTK 630/3  Maddesi ile aranan ‘haklı sebep’ olgusunun sübut edeceği ,yine aynı maddenin ikinci fıkrası gereğince yetkilerinin kaldırılacağı ve görevlerinden azledilecekleri kanun hükmü ve müstakar yargıtay içtihatlarında KABUL EDİLMEKTEDİR.

”……. davalı şirket müdürü ve davalı şirketin diğer ortaklarının, davalı şirket ile aynı işi yapan dava dışı …Tic. Ltd. Şti.’ye 2015 yılında ortak oldukları, davalı şirketin faaliyet gösterdiği golf tesislerinin kira kontratlarının feshedilerek tesislerin …Tic. Ltd. Şti. tarafından kiralandığı, daha sonra davalı şirketin malzemelerinin dava dışı …Tic. Ltd. Şti. ve dava dışı birçok şirkete satıldığı v……… Bu itibarla, mahkemece, davacı tarafından ileri sürülen iddiaların ispatlandığı ve davalı şirket müdürünün azli yönünden haklı sebeplerin oluştuğu gözetilerek, davalı şirket müdürünün haklı nedenle azline ve davalı şirkete kayyım atanmasına karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, kararın davacı yararına bozulması gerekmiştir.” Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2016/12858 E. 2018/4217 K.

Bu sebeple şirket ortakları her zaman dava açma haklarını kullanabilecekleri gibi, sair derece mahkemesi kararlarında genel kurulu toplamaya ve gündemi belirleme ehliyetine sahip ortakların azil taleplerini genel kurulda gündeme getirmeden dava yoluna gitmelerinde hukuki yarar bulunmadığı bu sebeple 6100 sayılı HMK 115/2 maddesi gereğince USULDEN RED EDİLMESİ gerektiği yönünde görüşler mevcuttur. (İzmir 5. ATM. 2021/862 E. 2022/288 K.)

Şahsi kanaatim ve yargıtayın yerleşik içtihatları ile istikrar kazandırdığı görüşe göre ortakların bu hususta dava açma haklarının kısıtlanması doğru olmayıp, Anayasanın 36. Maddesi ve AİHS 6. Maddesi ile koruma altına alınan adil yargılanma ilkesi kapsamındaki mahkemeye erişim hakkının kısıtlanmasına sebep olacaktır.

İzah edildiği üzere, müdürlerin şirkete bağlılık ve sadakat yükümlülüklerine aykırı şekilde rekabet etmeleri halinde görev – yetkilerinin kaldırılması ortaklar tarafından istenebileceği gibi şirket tüzel kişiliği ve ortaklar tarafından sorumluluk esasına göre tazminat talebinde de bulunabileceklerdir.

Genel görüşe göre rekabet eden müdürden tazminat talebinde bulunmak için taraf ehliyetinin sadece şirket tüzel kişiliğinde olduğu iddia edilse de, ortakların müdürün haksız rekabetinden dolayı dolaylı olarak zarar görmesi durumunda zararın tazmini için dava açma ehliyetine sahip olduklarına ilişkin BAM kararları mevcuttur. Buna istinaden 6102 sayılı TTK 396/4 hükmünden hareketle, müdürün haksız rekabeti ile dolaylı olarak zarar gören ortağın zararın kendisine tazmin edilmesini talep etme hakkı saklıdır.

İzah edilen sebepler ışığında Limited Şirketin yönetim organı olan müdürlerin TTK 626. Hükmüne aykırı olacak şekilde ortaklıkla rekabet etmelerinin TTK 630/2 kapsamında haklı azil sebebi olduğu, bu suret ile müdürlük yetkilerinin kaldırılması için ortakların dava ehliyetine sahip oldukları izah edilmiştir. Yine aynı sebeple zarara uğrayan şirketin ve ortakların TTK 396. Maddesi uyarınca müdürden tazminat talep etme hakkı saklıdır.

 ________

KAYNAKÇA

1 –  Karakılınç, 2019, s. 119. Bkz. Göksoy, Y. C, (2007), “Ortaklıklar Hukukunda Rekabet Yasaklarının Kapsamı”, Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, C.9, Özel sayı, 642. Aktepe G. (2017), “Limited Ortaklıklarda Bağlılık Yükümlülüğü ve Rekabet Yasağı”, Yüksek Lisans Tezi Özel Hukuk Anabilim Dalı Ticaret Hukuku Bilim Dalı Gazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, s.104-105, Anonim şirketler bakımından, tüzel kişi üye için rekabet yasağını kaldıran iznin onun adına bu görevi yürütecek olan gerçek kişiyi kapsamadığı, bu nedenle gerçek kişi yönünden de ayrıca yasağın kaldırılması gerektiği yönünde görüşleri için bkz. Kortunay (2015), s. 214. Bu görüşten hareketle benzer şekilde limited şirketler bakımından da tüzel kişilerin şirkete müdür olarak atanması halinde, yasak, tüzel kişinin temsilcisi olarak atanmış olan gerçek kişiye de kapsadığından, yasağın kaldırılması arzu ediliyorsa hem tüzel kişi müdür hem de onun temsilcisi olarak atanan gerçek kişi bakımından yasağın kaldırılması gerekir.

2- 8 Karakılınç, 2017, s. 205., Şener, 2017, s. 763, Yasağın geçerliliği bakımından, kapsamı ve sınırları hakkında ayrıca bkz. Yargıtay 11.HD, 04.10.2012, 2010-11204-15168, sayılı kararı, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. H.D., Dosya No: 2018/547, Karar No: 2019/297, 27/02/2019 tarihli kararı. Taraflar arasında düzenlenen rekabet yasağı sözleşmesinin süresiz olmasının, bu sözleşmeyi tek başına geçersiz olarak nitelendirmek için yeterli olmadığı yönünde bkz. Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/12111 E.,2018/3973 K. 28/05/2018 tarihli kararı. Bağlı tacir yardımcıları bakımından sözleşmenin kapsamının sınırlanması ve öğretideki görüşler için ayrıca bkz. Aydın, S. ve Kaplan H., (2014). “Bağlı Tacir Yardımcılarının Rekabet Yasağı”, Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, C. XVIII, S. 3-4, s. 1192-195.

Ahmet Yavaş